14 Şubat 2012 Salı

Dostcanlar Gecesi

Hayatım boyunca yanımda olacak dostlarıma ithafen...
          İstanbul kıskanç bir şehirdir, dostu dosta kavuşturmaz buyurmuş büyüklerimiz. Bu sözü duyduğum zaman elbette ki çok hoşuma gitmişti ama içim de buruklaşmıştı.  Ben hem İstanbul’u hem de dostlarımı çok sevebilirdim.  Ama sanırım İstanbul bunu hiç anlayamayacaktı, bizi hep kıskanacaktı.

         Dostlarımla uzun zamandır bir araya gelemiyorduk. Sürekli toplanalım diyorduk ama bir türlü zaman bulamıyorduk. Telefonla ara ara konuşsakta, tabi ki yüz yüze görüşmenin verdiği mutluluğu ve keyfi alamıyorduk. Nihayetinde bizi kıskanan İstanbul'a inat cumartesi gecesi bir araya gelmeyi başardık.

         Dost meclisi akşam 9 sularında toplandı. Önce birbirimize uzun uzun sarıldık, (dost sıcaklığını hissetmek gibisi yoktur, insanı alır kimselerin gidemediği huzurlu diyarlara götürür.) Daha sonra ise koyu bir sohbet ile devam etti gecemiz…

         Sohbetin yanında yapılan ikramlar, içilen çaylar hepsi birbirinden güzeldi, Ama şahsıma yapılmış bir sürpriz vardı ki,  hepsinden özeldi. Hiç beklemediğim bir anda önce ışıklar söndü ardından bir yaş pasta geldi. İyi ki doğdun naraları atılmaya başlandı. İçimden “Allah’ım ben kimin doğum gününü unuttum diye geçti?”(Ama tabii çaktırmamaya da çalışıyorum. Herkesle birlikte bende alkış tutuyorum.)  Bu cümlenin aklımdan geçmesiyle birlikte İyi ki doğdun Banuuu…  seslenişlerini duydum. Bir dakika yaa Banu bendim. Ne yani benim doğum günümü mü kutluyorduk? Ama ama benim doğum günüm geçeli çok olmuştu. Yine de unutmamıştı dostlarım. Anlatamam size o 5-10 saniye boyunca yaşadığım şoku. Sonrasında dostcanlar bana çok güldüler, ama ben de kendime çok güldüm. Hayatımda hiç böyle bir doğum günü kutlamamıştım. Şoke olmak nasıl bir şeymiş bir kez daha yaşadım.

İzzeti ikramların bir kısmı...
  Gece saat 00.30 civarıydı. Kalkma vakti gelmişti. Ama biz birbirimize yine doyamamıştık. Tadı damağımızda kalmıştı. Ayrılırken karar verdik arayı fazla açmak yoktu. Sonra sarıldık yine birbirimize, ve söyledik son cümlelerimizi en kısa zamanda görüşmek üzere canlar hoşçakalın…
Gelelim teşekkür faslına, bize evini açıp toplanmamıza en çok vesile olan dostcan N.Ö. ‘ye, fotoğraf makinasıyla yaşadığımız renkli dakikaları donduran dostcan V.T.’ ye, kaliteli esprileriyle güldüren dostcan S.D.’ ye, nezaketi ve inceliği ile bizi yalnız bırakmayan dostcan Ş.U.’ ya veee ferahlatıcı fikirleriye konulara aydınlık kazandıran güler yüzlü dostcanım Z.Ö.'ye teşekkür ederim. :)

 


8 yorum:

  1. afiyet bal şeker olsun canım.
    :)))
    iyi muhabbetler.

    YanıtlaSil
  2. Çok teşekkür ederim :)

    YanıtlaSil
  3. muhabbetiniz baki olsun kuzencan :)

    YanıtlaSil
  4. rabbim birbirinizle imtihan etmesin... benimde dostlarıma kavuşasım geldi ama ....uzak larrr... buarada haftasonu bi hevesle divan pastanesine gdip bi önceki postta ki macchiato nun hayaliyle istedim ama türk kahvesi gibi görünen acı mı acı bişi geldi :(((
    nerde içmiştin sen o bol kremalı olanı ??
    sevgiler ....

    YanıtlaSil
  5. Amin...İnşallah sizde kavuşursunuz dostlarınıza en yakın zamanda:) Ben macchiatotu kahve dünyasında içtim. Evt macchiatoda expresso kahvesi olduğu için hafif bir acılık var. Ama üzerindeki köpüğüyle falan o acılığı gidiyor. Ve kahve dünyasında aynı resimdeki gibi sunumu yapılıyor :)
    selam ve dua ile...

    YanıtlaSil
  6. ne güzeeeel.
    aferin dostcanlarına.
    :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet çok güzel bir geceydi, ve biz yine bayağıdır görüşemiyoruz özledim onları çok :)

      Sil